Bu Dünya Tsunami Farkındalık Günü, aslında birbiriyle ilişkili olan iki önemli mesajı vurgulamaktadır. İlki, geçmiş felaketlerin kurbanlarını hatırlatmakta; ikincisi ise gelecekte tsunamilerle başa çıkmak için birlikte nasıl hazırlanabileceğimizi düşünme fırsatı sunmaktadır.
Tsunamiler, ölümcül olabilen doğal afetler olmakla birlikte, aynı zamanda tüm toplumların, özellikle de bu tür olaylara karşı savunmasız olan küçük ada devletlerinin varlığını tehlikeye atabilmektedir.
2004 Hint Okyanusu tsunami felaketinin 200.000’den fazla insanın hayatına mâl olduğunu hepimiz hatırlıyoruz. Bununla birlikte, bu tsunami aynı zamanda tüm bölgede büyük hasara yol açarak maddi bir zarara da yol açmıştır. Ayrıca, bu felaket dalgasının Hint Okyanusu kıyılarını ve Tayland’ın mangrov ormanları ve mercan resifleri gibi ekosistemleri tahrip ettiği için çevresel bir maliyeti de vardır.
2011 yılında Japonya’nın kuzeydoğu kıyılarını harap eden ve şimdiye kadar meydana gelen en ciddi nükleer kazalardan birine neden olan felaketi de hatırlıyoruz. Bununla birlikte, Eylül ve Aralık 2018’de Endonezya’yı vuran iki tsunamiyi unutmamız mümkün değil.
Hâlihazırda bu nedenlerle sürekli tehdit altında yaşayan 700 milyon insanı korumak herkesin sorumluluğudur.
Bu korumayı, önleyici tedbirler ve kitlesel farkındalık yaratma yoluyla elde edebileceğimizi biliyoruz.
Bu amaçla UNESCO, Hükûmetler Arası Oşinografi Komisyonu (IOC) aracılığıyla dört okyanus havzasında kıyı bölgelerinin tsunamilere karşı savunmasızlığını azaltmak için çalışıyor.
Böylelikle bu alanda önemli ilerlemeler kaydettik. Örneğin, okyanusların hem fırsatlar hem de riskler açısından neler barındırdığını anlamak için okyanus bilimini mümkün olduğunca çok insana ulaştırmayı amaçlayan okyanus okuryazarlığı için küresel bir koalisyonun parçasını oluşturmaktayız.
Çabalarımızı özellikle bilimsel risk değerlendirmesi, düzenli tahliye tatbikatları ve yerel müdahale planları yoluyla toplulukların ve yerel nüfusun hazırlık durumunu iyileştirmeye adamalıyız. Bu, yerel toplulukların çabalarını ve taahhütlerini tanımayı ve alınan önlemleri değerlendirmeyi amaçlayan UNESCO/IOC Tsunamiye Hazır Pilot Programı’nın özünü oluşturmaktadır.
Önemli ilerlemelere rağmen, hâlen birçok zorlukla karşı karşıyayız. Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma için Okyanus Bilimi On Yılı’na girerken, bu yıkıcı fenomenle başa çıkmak için çabalarımızı iki katına çıkarmak ve uluslararası dayanışmamızı yeniden onaylamak hiç bu kadar önemli olmamıştı.
Bugün, Dünya Tsunami Farkındalık Günü’nü kutlarken, UNESCO herkesi, herkes için daha güvenli bir okyanus sağlamak amacıyla hiçbir çabadan kaçınmamaya davet ediyor.
Bu yazı https://unesdoc.unesco.org/ark:/48223/pf0000379642_eng?posInSet=3&queryId=N-4782d0f6-8635-4c53-96f6-07b9e980eb7d adresinde yer alan metinden faydalanılarak Türkçeleştirilmiştir.