UNESCO Türkiye Millî Komisyonu
UNESCO Türkiye Millî Komisyonu

UNESCO Türkiye Millî Komisyonu

UNESCO Türkiye Millî Komisyonu

Duyuru

UNESCO Genel Direktörü Audrey Azoulay’in Dünya Çevre Günü’ne Dair Mesajı

7.6.2022

UNESCO, her yıl Mayıs ortasından Haziran ortasına kadar, iklim değişikliğinin birbirini tamamlamalarının yanı sıra merkezi olan üç sistemik unsuruna yönelik olarak üç uluslararası ve dünya gününü kutlamaktadır: Bunlar biyolojik çeşitlilik, çevre ve okyanus günleridir.

Her geçen yıl çevre sorunu daha da acil hale gelmektedir: Tek bir gezegenimiz var ve o tehlike altındadır. Hükûmetler Arası İklim Değişikliği Paneli Altıncı Değerlendirme Raporu’nda yayımlanan endişe verici veriler, bu konuda hiçbir şüpheye yer bırakmamaktadır.

Dolayısıyla gençlerin, vatandaşların, derneklerin ve bilim adamlarının bizi harekete geçmeye yönelik çağrısına kulak vermeli, dünya ve canlılarla ilişkimizi kökten değiştirmeliyiz.

Topluca çözüm bulmak için herkesin bu konunun aciliyetini anlaması gerekmektedir. Bugün içinde bulunduğumuz Dünya Çevre Günü kutlamalarının amacı, Birleşmiş Milletler Çevre Programı’nın desteğiyle İsveç’in ev sahipliğinde düzenlenen “Sadece Bir Dünya” temasıyla tam olarak ortaya koyulmaktadır.

Söz konusu bu girişimler, UNESCO’nun tüm çevresel eylemlerinde çaba gösterdiği yenilik, ilerleme ve değişimin doğal bir uzantısıdır. Bu örneğin, UNESCO’nun 218 Doğal Dünya Mirası alanındaki veya 177 UNESCO Küresel Jeoparkındaki - insanlığın çevreleriyle olan ilişkisinin tarihini anlamamıza izin veren yerler - olağanüstü alanları korumaya yönlendiren eylemin tam da kendisidir.

UNESCO’nun çevresel eylemi, 50 yılı aşkın süredir devam etmekte olan İnsan ve Biyosfer Programı bağlamında da görülebilmektedir. 700’den fazla UNESCO biyosfer rezervinde, insanlar ve çevreleri arasında günlük olarak farklı bir ilişki yaratılmakta ve uygulamaya koyulmaktadır. Bu etik ve saygınlık üzerine kurulmuş ilişki, yerli ve yerel bilgiye büyük önem vermektedir.

Bu zengin deneyimi günümüz ile 2030 yılları arasında tüm dünyanın kullanımına sunmak istiyoruz; bu süre zarfında iki ana tema Birleşmiş Milletler’in çevre konularındaki çabalarına rehberlik edecek ve yön verecektir.

UNESCO, biyosfer rezervlerimizde keşfedilenleri genişletmek ve yaymak amacıyla Birleşmiş Milletler Ekosistem Restorasyonu ile ilgili on yıllık öyküsüyle yakından ilgilenmektedir.

Kurumumuz, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma için Okyanus Bilimi On Yılı’nda (2021 - 2030) da merkezi bir rol oynamaktadır.

UNESCO ve UNESCO’nun Hükûmetler Arası Oşinografi Komisyonu (IOC-UNESCO), okyanus olan büyük iklim düzenleyicisi ve önemli biyoçeşitlilik rezervleri hakkında daha iyi bir anlayış kazanmak için bu On Yıldan en iyi şekilde yararlanacağız ve bunu yaparak onu daha iyi şekilde koruyabileceğiz.

Hepsinden önemlisi uzun vadede iklim değişikliğine karşı mücadelenin, toplu bilinç içerisinde kazanılacağını çok iyi bilmekteyiz. Bu nedenle UNESCO, 2025 yılına kadar çevreyi Üye Devletlerin okul müfredatlarının merkezine yerleştirmeyi taahhüt etmiştir.

Bu ay biyolojik çeşitliliği, çevreyi ve okyanusu kutlarken 2022 yılının önemli bir yıl olacağını umuyoruz; bu yılsonunda gezegenimize ubuntu[1] kavramını yaymamıza olanak tanıyacaktır: “Ben biz olduğumuz için benim.”

Bu yazı için https://unesdoc.unesco.org/ark:/48223/pf0000381752_eng?posInSet=3&queryId=N-459f76f9-735c-4f45-af9c-86322f349594 adresinde yer alan metinden faydalanılmış, yazının Türkçe çevirisi yapılmıştır.

 

[1] Ubuntu, insanların birbirlerine bağlılık ve ilişkilerine odaklanan etik ya da hümanist bir felsefedir. Sözcük Güney Afrika’daki Bantu dillerinden gelmektedir.