UNESCO Türkiye Millî Komisyonu
UNESCO Türkiye Millî Komisyonu

UNESCO Türkiye Millî Komisyonu

UNESCO Türkiye Millî Komisyonu

Duyuru

UNESCO Genel Direktörü Audrey Azoulay’in Uluslararası Köle Ticaretinin Anılması ve Köleliğin Ortadan Kaldırılması Günü’ne Dair Mesajı

24.8.2023

On altıncı ve on dokuzuncu yüzyıllar arasında yaklaşık 27 milyon Afrikalı evlerinden esir alınmıştır. Zorla gemilere bindirilip Atlantik ötesine taşınan Afrikalıların sadece 7,4 milyonu varış noktasına ulaşabilmiştir.  Ulaşabilenler ise köleleştirilmiş, nesneleştirilmiş, sömürülmüş ve istismar edilmiştir. Emeklerinin meyvesine hayatlarından daha fazla değer verilmiştir.

Köleleştirme bazı insanların haysiyetlerini ve temel haklarını inkâr etmek, onları insan olarak görmeyi reddetmektir. Köle ticareti resmî olarak kaldırılmış olsa da, yarattığı yıkıcı etkisi bugün de devam etmekte ve dünya çapında ayrımcılığı, sosyal dışlanmayı ve eşitsizlikleri sürdürmektedir.

UNESCO, köleleştirme tarihini çevreleyen sessizliği kırmak ve kalıcı sonuçlarını ele almak için her yıl Uluslararası Köle Ticaretini Anma ve Köleliğin Ortadan Kaldırılması Günü’nü anmaktadır.  Bu gün 23 Ağustos’ta, 1791’de özgürlüklerini talep etmek için ayaklanan ve nihayetinde 1804’te ilk bağımsız siyahi ulusunu kuran Saint-Domingue’deki (bugünkü Haiti) köleleştirilmiş kadın ve erkekleri onurlandırmaktadır.

Gerçekten de, bu travmatik olayları hatırlamak ve anlamak, neden oldukları derin yaraları iyileştirmenin ilk adımlarıdır. Bu inanç, 2024 yılında 30. yıldönümünü kutlayacak olan UNESCO Köleleştirilmiş Halkların Rotaları projesini harekete geçirmiştir.

 Yaklaşık otuz yıldır bu proje, köleleştirme ve köle ticaretinin ırkçılık ve ayrımcılık gibi çağdaş mirasını anlamak için araştırmalar yürütmektedir. Ayrıca topluluklarla birlikte çalışarak, Afrika diasporası içinde ve ötesinde diyaloğu desteklemek üzere tarih ve hafıza mekânlarını yeniden canlandırmak için adımlar atmıştır.

Bu şekilde proje, köleleştirilmiş halkların ve onların torunlarının dünyanın dört bir yanındaki çağdaş toplumlara yaptığı katkıları vurgulamıştır.  Bu proje sadece caz, tango, Maroon mirası ve Garifuna dili gibi kültürel uygulamaların korunması ve tanıtılması anlamına gelmemektedir.  Aynı zamanda Afrika’nın genel tarihi aracılığıyla Afrika kıtasının tarihini Afrikalı bir perspektiften anlatmayı da içermektedir. Bu iddialı külliyatın içeriği şu anda Afrika’da ve dünya çapında müfredata ve öğretmen eğitimine entegre edilmektedir.

UNESCO ayrıca her türlü ırkçılık ve ayrımcılıkla mücadele ederek köleleştirmenin mirasını ele almak için çalışmaktadır. Örneğin, Irkçılık ve Ayrımcılığa Karşı Küresel Forumumuz Üye Devletlere kapsayıcılık ve eşitlik konusunda iddialı taahhütlerde bulunma fırsatı vermektedir.  Uluslararası Kapsayıcı ve Sürdürülebilir Şehirler Koalisyonumuz, ayrımcılık karşıtı eylemlerin uygulanmasında yerel yönetimleri desteklemekte ve iyi uygulamaların paylaşılmasını kolaylaştırmaktadır.

Son olarak UNESCO, dijital çağda ortaya çıkan ırksal önyargılarla mücadele etmek için adımlar atmaktadır. Yapay Zekâ Etiği Tavsiye Kararı, bu teknolojinin insan haklarına ve onuruna saygı göstermesini ve bunları desteklemesini sağlamayı amaçlamakta ve Üye Devletlere bu alanda uygun mevzuat geliştirmeleri için rehberlik etmektedir.

Bu uluslararası günde, her türlü ırkçılık ve ayrımcılığın ortadan kaldırılmasına yönelik kolektif taahhüdümüzü yenileyerek köle ticareti kurbanlarına ve özgürlük savaşçılarına saygılarımızı sunalım.  Amerikalı sosyolog ve sivil haklar aktivisti W.E.B Du Bois’in sözleriyle:  “Şimdi kabul edilen zamandır, yarın değil, daha uygun bir mevsim değil.”

Bu yazı için https://unesdoc.unesco.org/ark:/48223/pf0000386596?posInSet=3&queryId=N-45c6dfe9-699e-46fd-b7aa-adfedfb39194 adresinde yer alan metinden faydalanılmış, yazının Türkçe çevirisi yapılmıştır.