André Gide, Dünya Nimetleri ve Yeni Nimetler adlı romanında, “Tökezlemek korkusu mantığın korkuluğuna yapıştırır aklımızı." demiştir. Bu zarif mecazi ifade, mantığın insan düşüncesinin gelişimindeki önemli rolünü özetler niteliktedir.
Mantık deyilerin özüdür; çeşitli şekillerde "konuşma", "dil" ve "muhakeme" anlamlarına gelen Yunanca bir terimdir. Bu nedenle, Kant'ın da tanımıyla, tüm düşüncelerin biçimsel kurallarını titizlikle ortaya koyan ve gösteren bir bilimdir.
Aristoteles, Öklid, Leibniz ve Spinoza’nın risalelerinde, Çin’deki Mohizm felsefesinin ve Hindistan'daki Nyaya okulunun kurucu metinlerinde mantık çalışmasının düşünce tarihi boyunca sayısız filozofu ve matematikçiyi büyülediği açıkça görülmektedir.
Bu sayısız pratik uygulamalar nedeniyle -belki de özellikle bu uygulamalar nedeniyle- mantık oldukça kapsamlı çalışılmıştır. Elbette bilimlerin, mühendisliğin, bilişsel psikolojinin, dilbilimin ve iletişimin gelişiminde mantık kilit bir unsurdur. Bir yenilik kaynağı olan mantık, değişim için her zaman gerçek bir katalizör olmuştur.
Bu yeni on yılın şafağında -şimdi her zamankinden de daha fazla– mantık disiplini, toplumlarımız ve toplumların ekonomileri için son derece hayati önem taşımaktadır. Günümüzün yaşam biçimlerinin yapısını oluşturan bilgisayar bilimi ve dijital teknoloji, mantıksal ve algoritmik akıl yürütmeye dayanmaktadır.
Eşi benzeri görülmemiş ilerlemesiyle teknolojik ve hatta antropolojik bir devrim oluşturan yapay zekâ (AI), mantıksal akıl yürütme üzerine kurulmuştur. UNESCO, AI etiği ile ilgili ilk küresel standart belirleme aracını hazırlayarak bu yenilikçi mantık ürünü için etik bir çerçeve oluşturma rolünü üstlenmiştir.
Mantık her zaman mevcuttur: AI yazılımı kullandığınızda, bilgisayarınızı açtığınızda, bir argüman geliştirdiğinizde… Mantık çağdaş bir evrenseldir.
Mantıkla çevrili olmamıza rağmen, her yerde bulunma özelliğinin pek farkında değiliz. Genellikle fark etmeden mantığı uygularız.
UNESCO, bilginin gelişiminde mantığın önemine dikkat çekmek için 14 Ocak’ı Dünya Mantık Günü ilan etmiştir. Bu tarih yirminci yüzyılın iki büyük mantıkçısı onuruna seçilmiştir: Kurt Gödel ve Alfred Tarski. 14 Ocak 1978'de hayatını kaybeden Gödel, yirminci yüzyılda mantık çalışmalarını dönüştüren eksiklik teoremini kurmuştur. 14 Ocak 1901'de doğan Tarski, Gödel'inkilerle etkileşen teoriler geliştirmiştir.
Bu günü kutlamak bizlere, vicdan, bilgi ve akıl gibi mantık ilkelerine dayanan barış ve karşılıklı anlayış kültürüne olan ortak bağlılığımızı pekiştirme fırsatı vermektedir.
Bu metin https://unesdoc.unesco.org/ark:/48223/pf0000375252_eng adresinden alınarak Türkçeye çevrilmiştir.