Bu yılki Dünya Radyo Günü'nde radyonun barışı sağlama ve inşa etme gücünü kutlamaktayız.
Yaklaşık bir asır önce geliştirildiğinden beri, en erişilebilir ve yaygın medya türlerinden biri olan radyo istisnai bir iletişim, tartışma ve fikir alışverişi aracı olduğunu kanıtlamıştır.
UNESCO'nun, COVID-19 küresel salgın süreci boyunca, okula gitmeyen, izole durumdaki çocuklara ve öğrencilere ulaşmak gerektiğinde neden özellikle radyoya güvendiğini açıklayan radyonun bu özellikleridir. Böylece radyo, birçok ülkede radyo dalgaları üzerinden etkili bir öğretim sistemi kurmamıza olanak tanımıştır. Örneğin, nüfusun dörtte birinden daha azının internet erişimine sahip olduğu Sahra - Altı Afrika'da radyo, tüm zorluklara rağmen öğrenmenin devamlılığını sağlamıştır.
Radyo bu nedenle çoğu zaman başvurulacak son çaredir. Bunu, kızların ve kadınların birdenbire ve haksız bir şekilde öğrenme, çalışma ve öğretme haklarının yoksun bırakıldığı Afganistan’da tekrar görmekteyiz.
UNESCO'nun şiddetle kınadığı bu duruma yanıt verebilmek için kuruluşumuz Avrupa Birliği ile birlikte Afgan medyasını desteklemek için büyük bir program başlatmıştır. Programın amacı, sağlık ve güvenlikle ilgili materyallerin yanı sıra eğitim materyallerinin de dolaşımına yardımcı olmak ve en az altı milyon Afgan vatandaşa doğrudan ulaşmaktır.
Radyo, teknik bir araç olmanın yanı sıra, demokratik tartışmaların geliştirildiği ve zenginleştirildiği bir alan da sunmaktadır. Bu nedenle, birçok açıdan gerçek bir modern zaman içeresinde radyonun hem bağımsızlığını hem de çeşitliliğini korumak gerekmektedir. Bu sebeple, basın özgürlüğünü öncelik haline getiren UNESCO, dünya çapında ortak ve bağımsız radyo istasyonlarını desteklemektedir.
Dünya Radyo Günü’nde UNESCO başta dinleyicileri, radyo yayıncılarını ve görsel-işitsel uzmanları olmak üzere herkesi yalnızca radyonun potansiyelini kutlamaya değil, aynı zamanda radyoyu eşsiz bir barış aracı olarak daha fazla kullanmaya çağırmaktadır.
Bu yazı https://unesdoc.unesco.org/ark:/48223/pf0000384434_eng?posInSet=1&queryId=N-3e18c8e9-b165-4fa2-b9b4-5154655fd1c7 adresinde yer alan metinden faydalanılmış, yazının Türkçe çevirisi yapılmıştır.