Anadilde eğitim, bireylerin tam gelişimi ve dil mirasının gelecek nesillere aktarımı için gerekli olsa da dünyadaki öğrencilerin %40’ı en iyi konuştukları ve/veya anladıkları dil olan anadilde eğitime erişememektedir. Böyle bir durum, öğrenmeyi, kültürel ifadeyi ve sosyal ilişkilerin inşasını ciddi şekilde baltalamakta ve insanlığın dilsel mirasını önemli ölçüde zayıflatmaktadır.
Bu nedenle, UNESCO’nun 2022 yılı boyunca desteklediği ve 2022 Eylül ayında Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri António Guterres’in öncülüğünde toplanan Dönüşen Eğitim Zirvesi'yle doruğa ulaşmış dönüşen eğitimin gerekli uygulamasında bu dil sorununun dikkate alınması önem arz etmektedir.
Bahse konu gereklilik doğrultusunda belirli, kişiselleştirilmiş eylemleri yürütmeyi mümkün kılacak şekilde veriler daha iyi toplanmalıdır. Her şeyden öte, dünyanın dilsel ve kültürel çeşitliliğinin yeri doldurulamaz ancak bir o kadar da kırılgan değerine dair genel bir farkındalık da gerekmektedir.
İnsanlar tarafından konuşulan yedi binden fazla dilin her biri, kendi içinde dünyaya ve varlıklara dair benzersiz bir bakış açısı, düşünme ve hissetme biçimi taşımaktadır. Bu yüzden, bir dilin yok oluşu telafisi olmayan bir kayıp oluşturacaktır. Bu bağlamda, UNESCO’nun öncü kurum olduğu Uluslararası Yerli Diller On Yılı (2022–2032), uluslararası toplumun dünyadaki kültürel çeşitliliğin büyük bir bölümünü korumak için harekete geçmesini sağlayan önemli bir fırsattır.
Aynı zamanda Uluslararası Anadil Günü’nün amacı, çeşitlilik içerisindeki dünyada kendini ifade etmenin yollarını kutlamak, dillerin çeşitliliğini ortak bir miras olarak korunmasını taahhüt etmek ve herkesin -anadilinde- kaliteli eğitim hakkı için çalışmaktır.
Bu yazı https://unesdoc.unesco.org/ark:/48223/pf0000384469_eng?posInSet=1&queryId=N-863087c6-61d0-466c-a0ed-ae8a477825fa adresinde yer alan metinden faydalanılmış, yazının Türkçe çevirisi yapılmıştır.