Kitaplar var olan en dikkat çekici nesnelerden bazılarıdır ve Dünya Kitap ve Telif Hakkı Günü onlara adanmıştır.
Bir kitap, içeriği ve biçimi ne olursa olsun, temel bir eğitim aracı ve bilgi kaynağıdır. Okumayı kitaplar ile öğreniriz. Kitaplar sayesinde kendimizi bilgilendirir, eğlendirir ve dünyayı anlayabiliriz.
Bir kitap aynı zamanda başka türlü karşılaşılması ve anlaşılması zor olan dünyaları ve karakterleri keşfetmenin olağanüstü bir yoludur. Kitaplar, yerler ve zamanlar arasında bir diyalog yaratarak bize ötekiliğe samimi bir erişim sunar ve bireyler ile kültürler arasında karşılıklı saygı ve anlayışı teşvik eder.
Yine de kitapların tam potansiyellerini ortaya çıkarabilmeleri için dünyamızın olağanüstü dilsel çeşitliliğini yansıtmaları çok önemlidir. Her yazılı dil beraberinde belirli bir dünya görüşünü, varlıklara ilişkin belirli bir bakış açısını, aynı zamanda belirli bir düşünme ve hissetme biçimi getirmektedir. Kenyalı büyük yazar Ngũgĩ wa Thiong’o, Kikuyu dilinde yazmaya karar verdiğini açıklayarak, bir dil seçiminin ve onu kullanma amacının, bir insanın doğal yaşamına, sosyal çevresine ve hatta tüm evrenle ilgisine göre kendisini tanımlamasının merkezinde yer aldığını söylemiştir.
Bu nedenle, kültürlerin ve bunların ifadelerinin hem bütünlüğünü hem de çeşitliliğini korumak için geçen yıl Birleşmiş Milletler Uluslararası Yerli Dilleri On Yılı'nı (IDIL) (2022–2032) başlatmıştır. UNESCO liderliğindeki IDIL’in amacı, özellikle nesli tükenmekte olan bu dilleri teşvik etmek ve böylece Yerli Halkların haklarını ve kültürlerini korumaktır.
Bu öncelik, özellikle UNESCO Dünya Kitap Başkentleri tarafından gerçekleştirilen harikulade çalışmalarda yansıtılmaktadır. Örneğin geçen yıl, Meksika’nın Guadalajara kentinde, insanlara dilsel çeşitlilikle ilgili konuları öğretmek için atölye çalışmaları düzenlenmiştir. Bugün 2023 Dünya Kitap Başkenti olan Gana, Accra’da Ga dilinde okuma ve yazmaya ağırlık verecek bir kültür merkezinin inşasıyla bu çalışma devam etmektedir.
UNESCO olarak hem edebiyatın erişilebilirliğini hem de dilsel çeşitliliğini korumaya kararlıyız. Dijital teknolojinin beraberinde getirdiği homojenleşme riski göz önüne alındığında, bu taahhüt bugün daha da gerekli olduğu aşikârdır.
Bu nedenle, tüm kültürlerden ve tüm dillerden eserlerin çevrim içi dolaşımını ve başta yazar olmak üzere kitap endüstrisine dâhil olan herkesin adil ücretlendirilmesini desteklememiz gerekmektedir. Ne de olsa, her kitabın arkasında, onun yaratılmasına yol açan eksiksiz bir bilgi birikimi ve beceri zinciri vardır.
Mexico City’deki MONDIACULT 2022 konferansında UNESCO Üye Devletleri tarafından kabul edildiği gibi tüm kültürleri gerçek bir “küresel kamu malı” haline getirmek için bu taahhüde ihtiyacımız vardır.
Bu günde, UNESCO ve tüm ortakları sizi yalnızca okumaya ve kültürü kutlamaya değil, aynı zamanda da onlara destek sözü vermeye davet etmektedir.
Bu yazı için, https://unesdoc.unesco.org/ark:/48223/pf0000385185_eng?posInSet=2&queryId=N-43e67b25-8153-4afe-a47f-f993cca98797 adresinde yer alan metinden faydalanılmış, yazının Türkçe çevirisi yapılmıştır.