Bilim, dünyamızı daha iyi hale getirmek için yadsınamaz bir potansiyele sahiptir. Örneğin aşılar, COVID-19, kızamık ve çocuk felci gibi hastalıkların yayılmasını engellemede kritik bir rol oynamıştır. Enerji ve tarım alanındaki yenilikler, pestisit, gübre ve su kullanımını azaltırken mahsul veriminin artmasını sağlamıştır.
Bu atılımların merkezinde, anlayıştaki tüm büyük sıçramaları yönlendiren bilimsel araştırmalar yer almaktadır. Bu muazzam potansiyelin altını çizmek üzere UNESCO her yıl Barış ve Kalkınma için Dünya Bilim Gününü kutlamaktadır. Bu yıl UNESCO Sürdürülebilir Kalkınma için Uluslararası Bilimler On Yılına (2024-2033) dönüşecek olan Sürdürülebilir Kalkınma için Uluslararası Temel Bilimler Yılını kutlamaktadır.
UNESCO’nun bilimi ve bilimsel araştırmayı destekleme çabalarının merkezinde, 2021 yılında kabul edilen Açık Bilim Tavsiye Kararı yer almaktadır. Bu metin, bilimin potansiyelini ortaya çıkarmak için bilim insanlarının verilere, finansmana ve ekipmana erişmesi gerektiğinin altını çizmekte, ilerlemeyi hızlandırmak, ülke içinde ve ülkeler arasındaki teknolojik ve bilgi boşluklarını kapatmak için meslektaşlarıyla işbirliği yapmalarını teşvik etmektedir.
Tavsiye Kararı ayrıca bilimin marjinal gruplara, özellikle de kadınlara ve yerli halklara daha açık hale getirilmesinin öneminin altını çizmektedir. Nitekim UNESCO Bilim Raporuna göre, her üç araştırmacıdan sadece biri kadındır. Bu nedenle UNESCO, örneğin L’Oréal Vakfı ile Afrika ve Karayipler’deki girişimleri aracılığıyla bilimde toplumsal cinsiyet eşitliğini teşvik etmek için çalışmaktadır. Geçtiğimiz 25 yıl boyunca bu ortaklık 110’dan fazla ülkeden 4.100’den fazla kadın bilim insanının kariyerlerini desteklemiştir.
Daha da önemlisi Tavsiye Kararı, halkın bilime olan güveninin önemini vurgulamaktadır: bilimin, deneme yanılma sürecini gerektiren sürekli bir hakikat arayışı olduğuna dair daha geniş bir anlayış. Bu konu aynı zamanda Dünya Bilim Günü’nün teması ve 13 Kasım 2023 tarihinde UNESCO Genel Merkezi’nde düzenlenecek bakanlar düzeyindeki yuvarlak masa toplantısının da odak noktasıdır. Bu etkinlik, bilimsel okuryazarlık ve bilimin toplumsal ihtiyaçlarla uyumunun yanı sıra bilim insanlarının özgürlüğü ve güvenliği gibi konuları ele alarak bilime olan güveni arttırmayı amaçlamaktadır.
Hızla değişen dünyamızda, bilimsel gelişmeyi desteklemek ve bilim anlayışını geliştirmek sadece bir seçenek değil, bir zorunluluktur. Bu nedenle UNESCO, bilimsel araştırmalar için daha fazla fon sağlanmasını, kadınların bilimde daha fazla temsil edilmesini, herkes için kaliteli bilim eğitimine daha geniş erişim sağlanmasını ve bilimsel süreçlere halkın katılımını savunmaktadır. Daha açık, daha iyi finanse edilen ve daha eşitlikçi olan bilim, dünyanın acilen ihtiyaç duyduğu bilimdir.
Bu yazı için, https://unesdoc.unesco.org/ark:/48223/pf0000387389?posInSet=6&queryId=N-e826e089-8da9-498b-9f70-71795346c08c adresinde yer alan metinden faydalanılmış, yazının Türkçe çevirisi yapılmıştır.