UNESCO Türkiye Millî Komisyonu
UNESCO Türkiye Millî Komisyonu

UNESCO Türkiye Millî Komisyonu

UNESCO Türkiye Millî Komisyonu

Duyuru

UNESCO Genel Direktörü Audrey Azoulay’in Diyalog ve Kalkınma için Dünya Kültürel Çeşitlilik Günü’ne Dair Mesajı

20.5.2024

Malili yazar ve UNESCO Yürütme Kurulu üyesi Amadou Hampâté Bâ 1985 yılında şöyle yazmıştı: “Hepimiz birbirimizden farklıyız; ancak hepimizde benzer bir şeyler de var ve kendimizi diğerlerinde tanıyabilmek ve onlarla sohbet edebilmek için aramamız gereken şey de budur. ”[1]

İşte tam da bu insanlık ve saygı mesajını 21 Mayıs Diyalog ve Kalkınma için Dünya Kültürel Çeşitlilik Günü'nde kutluyoruz.

Bu Dünya Günü, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından, 23 yıl önce kabul edilen UNESCO Kültürel Çeşitlilik Evrensel Beyannamesi'ni her yıl kutlamak üzere ilan edilmiş olup, “kültürel çeşitlilik, biyolojik çeşitlilik doğa için ne kadar gerekliyse insanlık için de o kadar gereklidir” şeklinde basit ama önemli bir mesaj vermektedir.  

Kültürel çeşitliliğe değer vermek, her şeyden önce geleneklerin ve bilgi birikiminin çoğulluğunu korumak anlamına gelmektedir. Aralık 2023'te, Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesinin kabulünden 20 yıl sonra, Nijerya'daki Oyo Sango Festivali, Angola'daki Sona ve Madagaskar'daki Hiragasy dâhil olmak üzere dokuz yeni Afrika geleneği ve gelişmekte olan küçük ada devletlerinden üç tanesi İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Miras Temsilî Listesine katılmıştır.

Kültürel çeşitliliği savunmak aynı zamanda bu çeşitliliğin ifade edildiği dillerin çoğulluğunu da korumak anlamına gelmektedir. Yeni teknolojilerin yarattığı standartlaşma riski göz önüne alındığında bu daha da önem kazanmaktadır. Bu nedenle UNESCO, dünyada var olmanın farklı bir yolunu temsil eden yerli dilleri desteklemektedir. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, tehlike altındaki bu dilleri korumak ve okullarda kullanımını teşvik etmek için 2022 yılında Uluslararası Yerli Diller On Yılını başlattı, çünkü kişinin ana dilinde eğitim alması her şeyden önce öğrenimin daha iyi bir yoludur.

Başkalarıyla diyalog kurmaya yönelik eğitimin, özellikle de kültürel ve sanatsal eğitimin desteklenmesi UNESCO'nun görev alanının merkezinde yer almaktadır. Başkalarına ulaşmak için gerekli unsurlar olan sanatsal ve kültürel eğitim, öğrencilerin özgüvenini, yaratıcılığını ve duygusal zekâsını artırır. İşte bu nedenle UNESCO Taraf Devletleri geçtiğimiz Şubat ayında Birleşik Arap Emirlikleri'nin başkenti Abu Dabi'de, dünya çapında sanat yoluyla ve sanat içinde eğitimi güçlendirmek amacıyla yeni bir Kültür ve Sanat Eğitimi Çerçevesi kabul etmiştir.

Bu Diyalog ve Kalkınma için Dünya Kültürel Çeşitlilik Gününde, toplumlarımızı bu kadar zengin kılan kültürlerin çok sesliliğini kutlamaktayız. Bu, krizlerin ve gerilimlerin arttığı ve çeşitlilik içinde birlik mesajımızı zayıflattığı bir dönemde özellikle önem arz etmektedir.

 

Bu yazı için https://unesdoc.unesco.org/ark:/48223/pf0000389750_eng?posInSet=1&queryId=N-d9e78dbc-2133-4a80-96b4-d65a68d112be adresinde yer alan metinden faydalanılmış, yazının Türkçe çevirisi yapılmıştır.

 

[1] HAMPÂTE BÂ Amadou, Sevgili gençler (gençliğe mektup), 1985.