Bir nesil içinde, yoksulluğun azaltılmasına yönelik uluslararası çabalar önemli sonuçlar elde etmiştir. Neredeyse otuz yıl içinde, aşırı yoksulluk içinde yaşayan insanların oranı istikrarlı bir şekilde düşerek 2023 yılında dünya nüfusunun %8,5'inin altına inmiştir.
Ancak bu mücadele henüz bitmiş değil. Aşırı yoksulluk azalmış olsa da milyarlarca insan hâlâ temel ihtiyaçlarını karşılamak için mücadele etmektedir. Dünya nüfusunun neredeyse yarısı şu anda günde 5,5 dolardan daha az bir gelirle yaşamaktadır.
UNESCO olarak herkesi harekete geçirmemiz gerekiyor, çünkü hiçbir sosyal olgu insan haklarının bütünlüğünü yoksulluk kadar etkilememektedir. Yoksullukla mücadele UNESCO eylemlerinin temel taşlarından biridir.
Brezilya'nın, dünya çapında sürdürülebilir kalkınmanın önündeki en büyük engeller olan yoksulluk ve açlıkla mücadeleyi G20 gündeminin merkezine yerleştirmesinin nedeni de budur. UNESCO, bu çabalara adanmış çalışma gruplarına aktif olarak katılarak Brezilya'nın G20 dönem başkanlığına destek vermiştir.
Uzun vadede yoksulluğun üstesinden gelebilmek için, yoksulluğu ortadan kaldıracak araçları belirlememiz gerekir. Kurumumuzun bu konudaki görüşü eğitimin gücüne dayanmaktadır. Nitekim UNESCO tarafından yapılan bir araştırma, dünyadaki her öğrencinin orta öğretimini tamamlaması halinde küresel yoksulluk oranının yarı yarıya azalacağını göstermektedir.
Bu nedenle UNESCO, her ülkenin kamu harcamalarının en az %15 ila %20'sini ve GSYİH'lerinin en az %4 ila %6'sını eğitime ayırmasını tavsiye etmektedir. Kurumumuz, eğitimin sadece temel bir hak değil, aynı zamanda sürdürülebilir kalkınma için en iyi kaldıraçlardan biri olduğu inancıyla, özellikle Afrika'da kız çocuklarına ve kadınlara yönelik büyük ölçekli eğitim programları yürütmektedir.
Örneğin, sadece geçen yıl 33 Afrika ülkesinde 20 milyondan fazla gencin cinsel sağlık ve üreme sağlığı konularında bilinçlenmesini sağlayan ve özellikle de çoğu zaman okulu bırakmakla eşanlamlı olan erken yaşta hamileliği önlemeye yönelik “Haklarımız, Hayatlarımız, Geleceğimiz” adlı programımızın amacı budur.
Ayrıca, toplumlarımızdaki en savunmasız nüfusların daha iyi korunması gerekmektedir. Her yıl Irkçılık ve Ayrımcılığa Karşı Küresel Forum'da desteklediğimiz her türlü nefret ve başkalarının reddedilmesiyle mücadele girişimlerimizin amacı da budur. Brezilya'da düzenlenen üçüncü forumun ardından bu yılın sonunda İspanya'nın Barselona kentinde düzenlenecek olan forumda daha kapsayıcı ve eşitlikçi kamu politikalarının geliştirilmesine odaklanılacaktır.
Ayrıca teknolojik yeniliklerin en savunmasız kesimleri geride bırakarak yeni bölünmeler yaratmamasını da sağlamalıyız. İşte tam da bu nedenle UNESCO yapay zekâ, nöroteknoloji ve iklim mühendisliğinin hızlı gelişimi etrafında etik güvenceler oluşturmak için çalışmaktadır, böylece teknolojik ilerleme her zaman sosyal ilerlemenin hizmetinde kalacaktır.
UNESCO ayrıca kültürün geliştirilmesini ve mirasın iyileştirilmesini özgürleşmenin güçlü taşıyıcıları olarak görmektedir. Örneğin bu ilke, kültürel hazinelerin restorasyonunun gençler için binlerce iş fırsatı yarattığı Musul ve Yemen'deki çalışmalarımıza rehberlik etmiştir.
Son olarak UNESCO, tüm toplumların gelişimini tehlikeye atan iklim bozulmasının halihazırda özellikle endişe verici yansımalarına karşı koymak için çalışmaktadır. Bu nedenle, özellikle UNESCO'nun 2030 yılına kadar dünyanın tüm kıyı toplumlarını bu tehdide karşı hazırlamayı amaçlayan küresel bir programla tsunamilerden en fazla risk altında olan nüfusları korumak için çalışmaktadır.
Bu Uluslararası Yoksulluğun Ortadan Kaldırılması Gününde, yoksulluğun ortadan kaldırılmasının sadece gerekli değil, aynı zamanda kamu politikasının gerçekçi bir hedefi ve uluslararası toplumun çabalarını iki katına çıkarması gereken bir hedef olduğunu unutmamalıyız.
Bu yazı https://unesdoc.unesco.org/ark:/48223/pf0000391625_eng?posInSet=3&queryId=N-6aa8e6d2-227a-42e2-8118-832f99b33065 adresinde yer alan metinden faydalanılarak Türkçeleştirilmiştir.
