UNESCO Türkiye Millî Komisyonu
UNESCO Türkiye Millî Komisyonu

UNESCO Türkiye Millî Komisyonu

UNESCO Türkiye Millî Komisyonu

Komite Etkinlikleri

“SES HAFTASI”: “Bir Türk Filmi Hikayesi”

Bu sene UNESCO Genel Merkezi, Paris’te 23 - 29 Ocak 2017 tarihleri “The Week of the Sound” kutlandı. UNESCO Türkiye Millî Komisyonu bünyesinde faaliyet gösteren İletişim İhtisas Komitesi “Ses Haftası” kutlamasına kendi hazırlamış olduğu ses kaydı ile katkıda bulundu. Ses kaydında kent, günlük hayat, radyo, telefon, daktilo sesleri, şarkılar, konuşmalar gibi sesler içermektedir.


İletişim İhtisas Komitesi Başkanı Prof. Dr. Deniz BAYRAKDAR'ın Mesajı

UNESCO Paris’te “The Week of the Sound” kutlanıyor, içinde bulunduğumuz hafta. Biz de UNESCO Türkiye Milli Komisyonu, İletişim Komitesi olarak “Ses Haftası” kutlamasına kendi seslerimizle katılmak istedik; kent, günlük hayat, radyo, telefon, daktilo sesleri, şarkılar, konuşmalar, kök sesler, gürültüler, vasıtaların çıkardığı sesler, terennümler, denizin sesi. Sonunda Türk Sineması filmlerinden seçilerek bir hikaye oluşturulmak üzere sanatçı Volker Schreiner tarafından bir kolaj hazırlandı. Kolaj farklı Türk filmlerinden seçilen seslerle şehirler, yollar arasında buluşmanın, konuşmanın imkansızlığına dair bir hikaye olarak kurgulandı. Hep seyretmeye alışık olduğumuz Türk filmlerini dinlemek algımızı birden farklılaştırıyor ve bizi dikkat etmediğimiz birçok ayrıntıya sevk ediyor. Sokak aralarında köpek sesleri, ıssız bir gecede karanlıktaki ayak sesleri, yanından geçilen bir lokantadan gelen kahkaha sesleri. Bu sesler bir anda filmin dünyasından çıkarak bir edebi eser gibi bize unuttuğumuz bir alemi hatırlatıyor. Önerimiz bu ses bandını gözlerinizi kapatarak dinlemeniz ve hangi seslerin hangi filmlere ait olduğunu hatırlamaya çalışmanız. Göz, görmek, gözetlemek, gözde olmak her zaman duymak duyumsamak ve daha birçok duyguyu bastıran, örten, kapatan hatta bazen de örseleyen bir şekilde öne çıktı, hayatımızda. Eskiyi düşündüğümüzde ise hayatımıza ve günlük haberleşmemize daha çok dinlemek, duymak, kulak vermek, iç seslerimizi dinlemek hakimdi. Zamanı biraz geriye çevirerek ve Ahh Güzel İstanbul’dan Üç Maymun’a Ayşe Şasa, Atıf Yılmaz gibi kaybettiğimiz sinemacılarımızdan Nuri Bilge Ceylan’a bizim duyamadığımız sesleri duyan ve duyuran sanatçılara kulak verelim.

Bu da bizim “Ses Haftamız”ın ruhu olsun.

İletişim Komitesi Adına

Deniz Bayrakdar